Güncel
Emekle Yükselen Türkiye İçin İstikrar Kazandı
Türkiye tarihinde ilk defa ikinci tur seçim deneyimini yaşadı.
Üretilen sun’i kaygıların aksine olgunluk ve sükûnet ortamında gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçimini 83,87 gibi yine yüksek bir katılımla milletimiz güçlü iradesini bir kere daha ortaya koydu. Seçimlerin sonucunda Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, %52.16 oy oranıyla yeniden seçilerek Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı oldu. Sonuçların, ülkemize, gönül coğrafyamıza, kriz ve çatışmalarla uğraşan bütün dünyaya hayırlı olmasını temenni ediyoruz.
Seçimler, maalesef, anket şirketleri üzerinden yapılan spekülasyonların, sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen manipülasyonların ve ulusal ve uluslararası ölçekteki dezenformasyonların gölgesi altında gerçekleşti. Buna rağmen, milletimiz, bütün tezvirat ve manipülasyonlara karşı olgunluk ve bağımsızlık bilinciyle hareket etti, güçlü bir demokrasi dersi verdi.
Bu seçimler, hakikat ve gerçek ile spekülasyon, manipülasyon ve dezenformasyon anaforu arasındaki bir tercihti. Gerçeği istismar edilerek saptırıldığı, terör örgütleri tarafından seçim atmosferinin zehirlendiği, küreselcilerin emrindeki medya güçlerinin süreci manipüle ettiği bir zeminde milletimiz, engin irfanıyla içinde yaşadığı gerçeği kurgudan ayırarak ve ülkeye yapılmak istenen ameliyatı görerek oynanan oyunu bozmuştur.
Kurulduğumuz günden itibaren millet iradesinin yanında olan MEMUR-SEN ailesi olarak bizler, ilk günden itibaren ilkelerimizden ve özgün duruşumuzdan zerre taviz vermeden ve fakat istiklal ve istikbalimize tasallut edilmek istenen kurguyu görerek tavrımızı belirledik, süreci yönettik.
Ülkemizin, dünya ile birlikte içinden geçtiği bu kriz anaforundan ancak istikrarla ve bağımsız politikalarla çıkabileceği gerçeğinin altını hep çizdik. IMF, Dünya Bankası krizin çözümü değil körükleyicisidir, bu köhnemiş kurumlar ülkeleri talan eden emperyalizmin koçbaşlarıdır dedik; kapalı kapılar ardında yapılan görüşmelerin “temiz para” söylemi gibi vaatlere yansıyan boyutlarının bile ekonomik ve siyasi mandacılığa matuf olduğunu gördük, hakikati ve tavrımızı ortaya koyduk.
Milletimiz, asırlara sâri deli gömleğini yırtıp atmıştır ve bundan sonra da giymeyecektir. Bu yöndeki nobran ve küçümseyici her teşebbüs de millet iradesine çarpıp geri dönecektir. Nitekim 14 Mayıs seçimleri sonrası milleti aşağılayan, depremzedeleri cezalandıran “millete rağmenci” tavrı bu millet görmüş ve gereğini yapmıştır. Dolayısıyla hiç kimse, hiçbir kesim demokrasiyi, milletin değerleriyle hesaplaşma aparatı olarak görmemeli, bilakis, bir başkasının hakkını emanet olarak görerek, çoğulcu bir mantıkla ülkeyi daha yukarıya taşıma azmini ortaya koymalıdır.
Biz, bugünü, bir başlangıç olarak görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle bu seçimin galibi 85 milyondur. Geçmişte her ne yaşandıysa yaşansın, bu seçimin kaybedeni yoktur. Dolayısıyla, hepimiz güzel Türkiye’miz ve aziz milletimiz için omuz omuza verip çalışmak zorundayız. Küsmeye, darılmaya, hele hele birbirimizi küçümseyici tavır içine girmeye hakkımız yok. Bu gemide hepimiz yaşıyoruz.
Emekle, alın teriyle yükselecek Türkiye yüzyılında, istikrarla, daha güçlü adımlar atılacağına inancımız tam. Kamu görevlileri olarak, Türkiye’nin üreten gücü emek kesimi olarak emekle büyüyen, emekle yükselen Türkiye için, insanlık ve adil bir dünya için çalışmaya devam edeceğiz.
Biz varız…
MEMUR-SEN ve Kamu görevlileri olarak, gelirde adaletin sağlandığı, refahın adil paylaşıldığı müreffeh bir Türkiye için bu seferberliğe bütün gücümüzle katılacağız…
Seçim sonucu, milletimiz, İslam dünyası, mazlum coğrafyalar, insanlık ve özelde tüm kamu görevlileri ve emek kesimi için hayırlı olsun!